14 Şubat 2011 Pazartesi

Happy Valentine's Day


Yarın sevgililer günü -yani ben yazarken- ve 13 şubat değil, 15 şubat değil her nedense 14 şubat olan sevgililer gününe bi kandil denk gelmekte, ülkemde bu anlamlı ve önemli günün kutlanmak için bi gün önceye veya bi gün sonraya alınması gerektiği tartışılmakta, her sevgililer günü mevzuu olduğunda “niye 13 şubat değil 15 şubat değilde 14 şubat arkadaşım ne kadar sikko, götten uydurma bi gün olduğu buradan belli işte” diyerek konuyu saptırmaya çalışan türk erkeğine bi nebze “al işte 13’üne aldık kutladınmı deyus ya da  15’ine aldık bi çiçek alıp geldinmi (bu arada çiçek almak ne gereksiz bişeydir arkadaş. Şahsen ben bu güne kadar gül satan Çingenelerin ısrarından tiksinip anca “yeterki siktir git başımdan” demek mahiyetinde bi gül alan erkekten başka sevdiceğine gül alan herhangi bi erkek kişisi görmedim ne yalan söyliyim. O zaman ne demeye sevgililer gününde gül ya da çiçek neyin almaya kalkıyosun ki samimiyetsiz deyus sen bişiymi demeye çalışıyosun yoksa inceden. –Aha! Sanırım yarın karşımda elinde bi demet çiçekle beni bekleyen bi erkek kişisi görürsem elindeki çiçekleri başında paralamak için gereken bahaneyi buldum sanırım^^- hayır illaki çiçek almak istiyosan çilekten çukulatadan yapılmış çiçekler var git onlardan al lolipop şeklindeki makaronlardan al hatta onları sepetiyle al bişiy diyen mi var.) yüklenebilme fırsatını vermekte, yurdum gençliği arasında “ağbi kıza hiçbişi yapamadıysan bi kandil mesajı at bari imana gelsin yau ehueehueeöö” geyiği dönmekte,  okulum açılmakta, bense Edi’yle ilk sevgililer günü heycanı içinde uçuşmakta, hazırlanmak için o kuaför senin bu alışveriş merkezi benim koşuşturmaktayım.
Kuaför demişken; bugün kendime dedim “git kendine bi çeki düzen ver  bi kendine gel yarın sevgililer günü hem bu vesileyle şu monoton tipinde bi değişiklik getir hayatında bi kere bi çılgınlık yap bambaşka bi sen ol kendini baştan yarat zaten saçlarının uçları düzleştirmekten laylon gibi olmuş kestir kurtul hem kısa saç sana yakışıyo bilünmü” diye kendimi gaza getirip daldım kuaföre oturdum koltuğa. Oturur oturmaz elindeki suç aletini döndüre döndüre yaklaşan adama –sanırsın vahşi batıda yalnız kovboy billy the kid amk- diyebildiğim tek şey “ucundan acık” oldu. Koltuğa oturunca o gaz vücudumun bi taraflarından kaçtı resmen. Bunu duyunca yılmazcığımın suratı değişti birden dudaklarının kenarına belli belirsiz bi gülümseme yerleşti gözleri parladı. Hassiktir!! O cümleyi kullandım demi ben uçlarından al dedim! Eğer bi bayan kuaförüne gidiyosan o cümleyi asla kullanmaman gerektiğini bilmelisin şekerim. Adamlar pavlovun köpeği gibi ne zaman bu cümleyi duysalar allah ne verdiyse, ağız burun dalıyolar saça. Neyse yaptığım hatanın farkına vardım “şimdi ben sana uçlarından al dedim ya ama boyu kısalmasın, modeli değişsin filan bence ama boyu kısalmasın hehe”  filan diye ezik ezik  konuşmaya çalışıyorum da adamın siklediği yok afedersin. O komutu aldı yardırıyo. Sonuç: Uçlarından alma eylemine saçlarımın rengini değiştirerek tamamen farklı bi yorum getiren kuaförüm yılmaza ayakta alkış. Canımsın^^
Bu arada 14 şubatı 13 yada 15 şubattan ayıran şey hediyedir arkadaş benim için. Hediyesiz sevgililer günü ol-maz bebeğim. Yok kapitalizm, yok emperyalizm zırvalıklarını yemezler cicim. Ha bi zahmet hediye alcaksanda ayıcık neyin alma olur mu alerjim var, kaşıntı yapıyo bende.
Şimdi sen erkek olduğundan sana alınabilecek hediye sayısı sınırlı malesef. Ve pek tabi bende kız olmamın  ve sevgililer gününün 22 haziran değil 5 ağustos hiç değil 14 şubat gibi soğuk bi kış mevsiminde kutlanmasının avantajlarını kullanarak sana bi atkı örebilirim ve bunu "el emeği göz nuru herşeyden değerli parayla satın alamazsın emek sonuçtaa" diyerek bi güzel kaktırabilirim akıllı ol.
Bide şu zihniyette olan tipler var. Sevgilisi olmayan kızlar sevgilisiyle el ele göz göze diz dize olan tipleri görüyo ya gördükçe böyle bi boşluğa düşüyo bi içinden çıkılmaz dehlizlere giriyo falan ya bu kekolar için tam av mevsimi anlicağın.^^ Takdir ettim yaratıcı fikir. Çaresizlik adama neler düşündürtüyo yareppim:)
Yani özetle 14 şubat benim için anlamı ve önemi hediye almak. Şaka lan şaka sevgilim yanımda olsun yeter bişeycik almasada olur sadece yanımda olsun o bana yeter. Yok tamam buda şakaydı,  siz şimdi ilk cümleye geri dönün.
Öptüm;)

Ayy şunu da söylemesem ölürüm. Sevgilisi olmayan kızlar; siz sevgililer gününün hiç umrunuzda olmadığını, zaten sevgiliniz olsaydı da hiç umursamicağınızı normal günden hiç bi farkı olmadığını çok da gereksiz bişey olduğunu falan söyliceksiniz, biz de yemicez. Tamam? Şimdi dağılabilirsiniz.


 -------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ps: Bence sevgililer gününün ana teması; bu günde erkeğin kadını mutlu etmesi gerektiğidir nokta.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

diyen g. yorumu okuyucularına bıraktı...